- 19 Eylul 2008
- 21534
Osmaniye Aşık Tahir Erdoğdu Yusuf paşam geliyor Dadaloğlu
Osmaniye Tahir ERDOĞDU
Dadaloğlu Hayatı ve Şiirleri
19'uncu yüzyılda yaşadı. Asıl adı Veli. Türkmen aşıklarının önde gelenlerinden. Kul Mustafa mahlasını kullanan Aşık Musa'nın oğlu. Az da olsa eğitim aldı. Avşar beylerinden Küçük Alioğlu ile Kozanoğlu'nun yanında imamlık, katiplik yaptı. Şiirlerinde göçerlik koşullarını, döneminde orta Anadolu'da hüküm süren aşiret kavgaları ve aşiretlerin Osmanlı ile savaşlarını yansıtır. Dili Anadolu Türkmen boylarının kullandığı halk Türkçesidir. Asıl ününü kavga türküleri ile yaptı. Yüz kadar şiiri sözlü kaynaklardan derlenerek günümüze kadar ulaştı.
ASLIMI SORARSAN AVŞAR soyundan
Aslımı sorarsan Avşar soyundan
Ayrı düştüm aşiretten beyimden
Pınarbaşı'ndan da beş yüz evinen
Çıkıp da Cana kıyanlardanım
Çekerim çileyi böyl'olsun bugün
Alırım mı sandın Sol Kozan Dağın
Biz bir kurt idik de Bozoklu köyün
Ürkütüp sürüsün yiyenlerdenim
Dadaloğlum der de böyle olmazdım
Gördüğüm günlerin birini görmezdim
Kavga kızışınca geri durmazdım
Meydanda kardaşa kıyanlardanım
Kalktı Göç Eyledi AVŞAR eLLeri
Kalktı Göç Eyledi Avşar Elleri
Ağır ağır giden eller bizimdir
Arap atlar yakın eder ırağı
Yüce dağdan aşan yollar bizimdir
Belimizde kılıcımız Kirmani
Taşı deler mızrağımın temreni
Hakkımızda devlet etmiş Fermanı
Ferman padişahın, dağlar bizimdir
Dadaloğlu'm birgün kavga kurulur
Öter Tüfek Davlumbazlar vurulur
Nice koçyiğitler yere serilir
Ölen ölür, kalan sağlar bizimdir
Koşma
Çıktım yücesine seyran eyledim
Cebel önü çayır çimen görünür.
Bir firkat geldi ki costum ağladım
Al Yeşil Bahçeli Kaman görünür.
Şaştım hey Allah'ım ben de pek şaştım
Devrettim Akdağ'ı Bozok'a düştüm
Yozgat'ın üstünde bir ateş seçtim
Yanar oylum oylum duman görünür.
Biter Kırşehir'in gülleri biter
Çığrışır Dalında Bülbüller Öter
Ufacık güzeller hep yeni yeter
Güzelin kaşında keman görünür.
Gönül arzuladı Niğde'yi, Boru
Gün günden artmakta yiğidin zarı
Çifte bedestanlı koca Kayseri
Erciyas karşısında yaman görünür.
Dadaloğlu'm da der zatından Zati
Çekin eyerleyin gökçe kır atı
Göçmek değil bizim ilin Muradi
Ak yare gitmemiz güman görünür.
-
Quyaşni hem küldürüp (Güneşi hem güldürüp) Qalpge sürür toldurup (Kalbe sürur doldurup) Dostlarni süyündürüp (Dostları se...
-
Bu akl u fikr ile Mevlâ bulunmaz Bu ne yâredir ki merhem bulunmaz. Kamunun derdine derman bulunur Şu benim derdime derman bulunmaz. ...
-
Tarihimizde birçok kere olduğu gibi o gecede; mukaddesat, bağımsızlık ve vatan için canını, malını, tüm varını ortaya koyan ka...
-
Ey benim Sultanım özüm Hicranım çok gülmez yüzüm Yakub oldum ağlar gözüm Çağırırım Ey Dost seni Şimdi cismimden cüday�...
-
Efendimsin cihânda itibârım varsa sendendir Miyân-ı âşıkânda iştihârım varsa sendendir Benim feyz-i hayâtım hâsıl-ı r...
-
Ahhh! gözümün mah-cemâli ahh! Bilki seni sevdikçe nefes alıyorum... Orada göğüs kafesimi çatlatırcasına titreyen yürek! A...
-
Gençlîğîm Gîttî Hazana Döndüm Yaşıyorum Sandım Yaşarken Öldüm Ecelîm Geldî Yanmadan Söndüm Şîmdî Huzuruna Ben Nasıl...
-
Kusuruma bakmayın benim, dostlar, bağışlayın beni. Ben davullara, bayraklara aldırmayan Bir padişahın yoluna düşmüşüm, Deli ...
-
Dünya yoktan var oldu, Muhammed hürmetine, Kalplere iman doldu, Muhammed hürmetine. **** Önce Âdem babamız, sonra Havva anam...
-
Allah'ım,günahkar bir sesleniştir bu. Günahların yükselemeyeceği yüce katına Şanın ne yücedir Sen'in ki; Mülk elindedir.. ...
-
Şu boğaz harbi nedir, varmıki dünyada eşi? En kesif orduların yükleniyor dördü beşi, şüheda gölgesi bir baksana dağlar taşl...
-
Annem başa taç imiş her derde ilaç imiş, Bir evlat pir olsada anneye muhtaç imis İlk oyuncağım sendin sıcacık kun...
-
Bir heyecan sardı beni yokluğun ateşinde Öyle bir gönül bu gönül korku yoktur içinde Yalnız bir ordu gibiyiz dağlar taşlar emr...
-
Hakkı seven âşıkların Eğlencesi tevhîd olur, Aşk oduna yanıkların, Eğlencesi tevhîd olur. Durmaz işim sürer dili, Sorar...
-
Çanakkale içinde vurdular beni Ölmeden mezara koydular beni Of gençliğim eyvah! Çanakkale içinde aynalı çarşı Ana ben gidiy...