Dr.Dilaver Selvi´nin "Kurtulus Gemisi" Sohbetinden bir Kesit ...
Zamanimizin Nuh(as) Gemisi misali ...

Ümmet için Ağlayan Aşıklar...

Hak dostu, aşk rehberi Hazreti Mevlana(K.S.) zamanında şöyle bir olay yaşanmıştır.

Fakih Siraceddin Tatar-ı Konya'ya gelerek Hazreti Mevlana'ya tabi ve teslim olmuş, ondan edep ve ilahi aşk dersleri alıyordu. Bir gün Hazreti Mevlana, ona iltifat buyurup:

"Siraceddin, hazır ol bu gece seni yanıma alacağım, özel sohbetimde bulunacaksın" dedi.

Fakih Siraceddin buna çok sevindi. Bunu çok istiyordu. Sevincinden elindeki bütün giyecek ve yiyeceklerini fakirlere dağıttı. Bugün benim bayramımdır, diye sevincinden uçuyordu.

Gece olunca Hazreti Mevlana'nın geleceği yeri düzenledi, istirahat buyurur diye özel bir yer hazırladı. Çünkü hazretin gündüz meşguliyeti ve gece ibadetleri çok idi. Yoruluyordu. Hazret akşam teşrif etti. Siraceddin'e:

"Sen git, dinlen" dedi. Fakih Siraceddin emirdir diye yatağına uzandı, fakat hiç uyumadı. Uyku nerede? Başı yastıkta, gözü kapıda öylece bekledi.
Hazreti Mevlana öbür odada ibadet, zikir, murakabe gibi gece ibadetleriyle meşguldü. Sabah yaklaştı, fakat hazret hala ibadet halindeydi. Fakih Siraceddin baktı ki şafak sökmek üzere, gece bitiyor, fırsat gidiyor. Dayanamadı elinde olmadan:

"Ey efendim, köleniz sizi beklemekten öldü" diye bağırdı. Hazreti Mevlana odaya teşrif etti, selam verdi ve ona şunları söyledi:

"Siraceddin, eğer biz uyursak, bu kadar uyuyan ümmete ve talebelerimize kim ilaç olur. Ben ALLAH'a söz verdim ve şunu üzerime aldım: 'Bize gelen ve tâbi olan kimselerin ALLAH'tan affını isteyeceğim.' Onların nefislerini terbiye ile uğraşacağım, kamil olmalarını sağlayacağım.

ALLAH'ın izniyle hepsini iman ve edeple süsleyip ateşten kurtaracağım, cennete girmelerine ve cennette yüksek makamlar almalarına vesile olacağım.

Hazret sonra şu manada bir şiir okudu:

'Ey doğru dürüst bir hayır işlememiş ve hayırdan yana iflas etmiş olan kimse!

Halin ne olursa olsun sen yine bize gel, katıl ve razı ol.
Biz senin gibi yüz binlerin işini gördük, yükünü taşıdık;
Senin de işini görürüz, yükünü taşırız."

Fakih Siraceddin der ki:

Sonra mescide gittik. Ben bu sözleri ve müjdeleri Hazreti Mevlana'ya tabi olmuş, terbiye eşiğine baş koymuş müridlerine anlattım; hepsi sevinçlerinden şükür secdesine kapandılar, ağladılar.

Diğer Videolar