Hz. Hamza'nın şehid edilmesi
Amcası Hz Resulullah (s.a.s) '. Hamza kükremiş bir arslan gibi DÜŞMANA kılıç sallayarak ilerliyor, hasımlarını kırıp geçiriyordu. Diğer Müslümanlar da ellerinden gelen çâbayı gösteriyorlardı. Düşmanlar da olanca gayretleriyle kılıca sarılmalarına rağmen bozguna uğramaktan kendilerini kurtaramadılar. Tef çalarak ahlaki askerlere veren düşman kadınları bile korku içinde dağ yamacına tırmanmaya, kaçmaya başladı. Bununla beraber henüz kesin netice alınmış değildi; düşmanın hızlı bir şekilde takibi ve dönmeyeceği bir noktaya kadar kovalanması gerekiyordu. Halbuki bu inceliği ve harp usulünün bu yönünü bir an unutarak gaflete düşen ve dünyalığa meyleden Müslümanlar kılıçlarını bırakıp Ganimet toplamaya koyulmuşlardı. Içinde Ordunun gerisindeki vadiyi bekleyen elli okçu da kumandanlarının ısrarlarına rağmen Resulullah (sas) 'kesin emrini unutarak "Kardeşlerimiz üstün geldi, biz niye bekleyelim" diyerek yerlerinden ayrıldılar, Ganimet toplamaya giriştiler.
İşte bu sırada böyle bir anı gözetlemekte olan 200 kişilik düşman süvari birliği komutanı Halid b. Velid az sayıdaki İslâm okçusunun kaldığı geçidi rahatça ele geçirerek İslâm ordusunu arkasından vurmaya başladı. Bunu gören müşrikler geri döndüler ve yeniden hızlı bir saldırıya giriştiler. Böylece Müslümanlar iki ateş arasında kaldılar, üstünlüğü sağlamışken dünyalığa dalmaları ve Peygamber'in emrini çiğnemeleri yüzünden zor durumlara düştüler. İşte bu safhada Hazma (ra) Ebu Süfyan'ın karısı Hind'in kölesi Vahşi tarafından mızrakla vurularak şehid edildi. Hicretten evvel Medine'ye tayüz ettiği ilk öğretmen Mus'ab yılında Resulullah (sas) 'b. Umeyr (ra) de bu esnada şehid düşenler arasındaydı. Mus'ab (ra) sima itibariyle Resulullah'a benzediğinden şehit düştüğünde, onu şehit eden kimse Resulullah (sas) 'i öldürdüğünü haykırıyordu. Bu durum Müslümanların daha da dağılmasına sebep oldu. Ancak kısa bir zaman sonra Resulullah (sas) 'sağ olduğu anlaşıldı. Yılında Uhud Dağının hemen eteklerinde bulunan Resulullah (sas) 'çevresi büyük çarpışmalara sahne oldu. Müslümanlar onun etrafında dönüyorlar Gerektiğinde kollarını, bacaklarını kalkan yerine kullanıyorlardı, Hz. Talha bu yolda kolunu kaybetmişti. Müşrikler Resulullah (sas) 'ı öldürmek için hücum ettikçe Müslümanlar onun çevresinde giderek çoğalmışlar ve çetin bir savunma hattı kurmuşlardı. Düşman bu hattı yaramayacağını anlayınca geriye çekilmek durumunda kaldı ve böylece savaş üçüncü safhada denk bir duruma geldi. Ebu Sufyan karşı dağa, Resulullah (sas) 'da Uhud'a doğru tırmandı ve bugün hâlâ ziyaret edilen mağarada Karabey. Resulullah (sas) 'ın dişi kırılmış, Yanagi yarılmıştı. Kızı Fatma onu tedavi etti. Ebu Sufyan ile Hz. Ömer'in karşılıklı konuşması da bu esnada Cereyan etmişti.
Kureyşli müşrikler bu Savaşta o kadar vahşiyane şeyler yapmışlardı ki, belki tarihte benzerine az rastlanırdı. Müslümanlar bu Savaşta 70 şehid vermişlerdi. Düşmanlar özellikle de müşrik kadınlar şehid Müslümanların burunlarını ve kulaklarını kesiyorlardı. Ebu Süfyan'ın karısı Hind ve öteki bazı müşrik kadınları Müslüman şehidlerin organlarından yaptıkları gerdanlıkları boyunlarına takmışlardı. Ayrıca Hind, Hz. Hamza'nın ciğerini çıkartarak ağzında çiğnemek iğrençliğini gösterebilmişti.

Diğer Videolar